Siz hiç düştünüz mü yüz üstü toprağa
Sizin pazu kemikleriniz kırılıp kül ufak oldu mu?
Siz hiç ambulansla binlerce kilometre gittiniz mi?
Bitmeyen yolda ağrılar içinde acı çektiniz mi?
Sonrasında bitmeyen geceye tosladınız mı?
Ne çarşaf halden anlar ne yastık
Girmez pencereden beklenen aydınlık
Yatakta yatma şeklin değiş miştir
Şekilden şekle girersin rahat edemezsin
Yatak sanki cam kırıklarıyla doludur
İşkenceyi acıyı bir arada yaşarsın
Oflar poflarsın hiçbir şey yapamazsın
İşte bitmeyen gecede ıstırap içinde
Her şeyin boş olduğunu anlarsın
Ah çekersin çaresizliğine
Bildiğin tüm sureleri okursun
Defalarca aynı duaları yaparsın
Rabbimden şifacı olmasını dilersin
Sağlığın büyük servet olduğunu anlarsın
Dostlar sayesinde odanız çiçeklerle doludur
İşte o vakit şükreder ahde vefayı görürsün
Çaresizliğinle kalmışsın kan ter içinde
Hemşire geliyor şırınga ile morfin elinde
Kuru çarşaf yastık ve çamaşırlar eşimde
Ağrılar ıstırap acı sanki yarış halinde
Havlu ile kurulanırsın hijyenik biçimde
Defalarca aynı duaları yaparsın
Rabbimden şifacı olmasını dilersin
Sağlığın büyük servet olduğunu anlarsın
Beterin beteri vardır diye buna şükredersin
Size hiç düştün mü diye sormuştum başta
Sakın düşme olursanız olun hangi yaşta
Bitmeyen geceyi şiirle anlattım işte
Şiir biterken manevi güç veren siz dostlara
Geçmiş olsun diyenlere şükranlarımı sunarım
Kimsenin başına böylesine iş gelmez umarım
Sizlere tavsiyem inşallah hayatı dolu dolu yaşayalım
Sizlere tavsiyem inşallah hayatı dolu dolu yaşayalım
02.02.2018 Çankırılı Şair-Yazar Necati ÜLKER